BİNEK OTOMOBİL ALIMLARINDA ÖDENEN VERGİLER SORUNSALI
I-GİRİŞ :
İşletmenin iktisadi etkinliklerini devamı için binek
otomobillere(örneğin, pazarlama elemanlarına ve genel müdüre makam
aracı tahsisi gibi) ihtiyaç duyarlar. Uygun olan binek otomobillerin
alımı sırasında ödenen Vergilerin indirim konusu mu yapılacağı,
otomobilin maliyetine mi ekleneceği, yoksa doğrudan gider mi yazılacağı
tereddütlerine, aşağıda yürürlükteki vergi mevzuatı açısından yanıt aranacaktır.
II-BİNEK OTOMOBİLLERİNİN SATIN ALINMA YOLUYLA İKTİSABI :
A-BİNEK OTOMOBİLLERİNİN ALIMINDA YÜKLENİLEN KDV İNDİRİM KONUSU YAPILAMAMASI :
KDV Kanunu’nun 30/b maddesine göre, faaliyetleri kısmen veya tamamen
binek otomobillerin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi
olmayan mükelleflerin satın aldıkları binek otomobiller nedeniyle alış
vesikalarında gösterilen KDV’leri indirim konusu yapılması mümkün
değildir. Ayrıca, her ne kadar faaliyetleri kısmen veya tamamen binek
otomobillerin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olan
mükelleflerin (örneğin, sürücü kursu , oto kiralama (Rent a Car) ve
taksi işletmeleri ) işletme amacı dışında sadece işletmede kullanmak
üzere satın aldıkları binek otomobillerine ait faturadaki gösterilen
KDV’ yi indirim konusu yapmaları da olurlu değildir. Öte yandan, Türk
Gümrük Tarife Cetveli’nin 87.03 tarife pozisyonunda yer alan binek
otomobilleri ve esas amacı insan taşımak üzere imal edilmiş diğer
motorlu taşıtlar alınmış olup, çift kabinli, suv, 4×4 arazi tipi
jeepler, jeep tipi araçlar, Gümrük Müsteşarlığı’nın 8 Seri No.lu Gümrük
Genel Tebliği (Tarife-Sınıflandırma Kararları) ile belirlenen şoför
mahallinin arkasında koltuğu veya camı bulunan araçlar( örneğin, ”çok
amaçlı araç” olarak tanınan Doblo, Connect, Kango, Expres, Combi,
Partner, Caddy, Transpoter, Starex gibi araçlar) ile otomobillerin
kullanım ve edinme amaçları aynı olduğundan bunlarda binek otomobil
sınıfına dahil edilmiştir.
Ancak; faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin
kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla
satın aldıkları binek otomobillerine ait yüklenilen KDV indirilmesi
uygun görülmüştür.
B- BİNEK OTOMOBİLİ ALIMINA İLİŞKİN OLUP YASAK NEDENİYLE
İNDİRİLEMEYEN KDV’NİN DOĞRUDAN MALİYETE İNTİKAL ETTİRİLEBİLECEĞİ
GİBİ GİDER DE YAZILABİLECEĞİ :
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 58.maddesinde , mükellefçe , alış
vesikalarında gösterilen ve indirilecek katma değer vergisinin gelir ve
kunımlar vergisi matrahlarının tesbitinde gider yazılamayacağı hüküm
altına alınmıştır.
Madde hükmünün düzenleniş amacı, mükellefin üstünde yük olarak kalmayacak verginin, gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tesbitinde gider olarak kabulünün önlenmesidir.
Madde hükmünün düzenleniş amacı, mükellefin üstünde yük olarak kalmayacak verginin, gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tesbitinde gider olarak kabulünün önlenmesidir.
Diğer yandan 1 Seri No. lu KDV Genel tebliğinde indirim konusu
yapılamayan katma değer vergisinin gelir ve kurumlar vergisi
matrahlarının tesbitinde işin durumuna göre maliyet veya gider
hesaplarına kaydedileceği belirtilmiştir. Peki bu durumda yüklenip
indirimi yasak olan KDV’nin binek oto maliyetine dahili zorunlu
mudur yoksa gider kaydedilmesi sözkonusu olabilir mi? İşletmeler
genelde tenkide uğramamak için binek oto alımında ödedikleri KDV’yi
otomobilin maliyetine kaydederek amortisman yoluyla itfa ettikleri
görülmektedir. Oysa ne KDV Kanunu’nunda nede diğer kanunlarda
indirilemeyen KDV’nin maliyete veya gidere yazılacağına dair bir hüküm
de bulunmamaktadır. Aslında İndirimi mümkün olmayan KDV’nin maliyete mi
yoksa gideremi yazılacağı konusu Vergi Usul Kanunu’nun 269 ve 270.
maddelerini ilgilendirmektedir. V.U.K’nun 269.maddesinde taşıtların da
gayrimenkuller gibi maliyet bedeli ile değerleneceği hüküm altına
alınmıştır. Aynı Kanun’un 270. maddesinde ise “Gayrimenkullerde, maliyet
bedeline, satın alma bedelinden başka, aşağıda yazılı giderler girer…
Noter, mahkeme, kıymet takdiri komisyonu ve tellaliye giderleri ile
Emlak Alım ve Özel Tüketim Vergilerini maliyet bedeline ithal etmekte
veya genel giderler arasında göstermekte mükellefler serbesttirler.”
hükmü yeralmaktadır.
Buna göre, taşıtların maliyet bedeliyle değerlendirilmesi sonucunda
Taşıt Alım Vergilerinin maliyet bedeline eklenmesi veya genel giderler
arasında gösterilmesinde mükelleflere ihtiyarilik tanınmıştır.
Bu çerçeve de, binek otomobillerine ait olup indirilmesi yasak olan
KDV, doğrudan otomobilin maliyetine dahil edebileceği gibi doğrudan
gider hesaplarına kaydedebilecektir. Bu konudaki seçimlik hak mükellefe
aittir. Maliye Bakanlığı’nın görüşü de bu doğrultudadır (1). Diğer bir
görüş de KDV Kanunu’nun 58. maddesinin tersinden yorumlanarak
mükellefçe, alış vesikalarında gösterilen ve indirilemeyecek KDV gelir
ve kurumlar vergisi matrahlarının tesbitinde gider yazılabilecektir.
Aksi yönde görüşlerin ortaya çıkması V.U.K ‘nun 270 maddesinde Bİnek Oto Kdv’sinin sayılmamış olmasından kaynaklanmaktadır. Maddeye Binek Oto KDV sinin yazılmasıyla tartışmalara nokta konulacaktır.
Aksi yönde görüşlerin ortaya çıkması V.U.K ‘nun 270 maddesinde Bİnek Oto Kdv’sinin sayılmamış olmasından kaynaklanmaktadır. Maddeye Binek Oto KDV sinin yazılmasıyla tartışmalara nokta konulacaktır.
C- BİNEK OTOMOBİL ALIMI NEDENİYLE ÖDENEN ÖTV’ NİN DOĞRUDAN MALİYETE İNTİKAL ETTİRİLEBİLECEĞİ GİBİ GİDER DE YAZILABİLECEĞİ
ÖTV’de TAV benzeri bir harcama ve servet üzerinden alınan vergi olup,
kapsamına giren taşıt satışları üzerinden hesaplanmakta ve tahsil
edilmektedir. Bu nedenle, binek otomobil alımında ödenen ÖTV de KDV gibi
istenirse VUK’un 270. maddesine göre doğrudan gider hesaplarına
kaydedilebilir veya binek oto maliyetine dahil edilebilir. Bu tercih
her binek otomobil için ayrı kullanılabilir.
D- BİNEK OTOMOBİLLERİN GİDERLERİ
Binek Otomobillerin yakıt, kasko sigorta bedeli, trafik sigorta
bedeli, Fenni Muayene, Motorlu Taşıtlar Vergisi hariç(197 sayılı MTV
Kanunu’nun 14.maddesi gereğince Kanunen Kabul edilmeyen giderdir), Egzoz
emisyon ölçümü, servis, tamir, bakım ve onarım giderleri, lastik
yenileme giderleri gibi ödemeler işletme tarafından karşılanarak gider
hesaplarına kaydedilir. KDV kanunun 30.maddesinin b bendi gerekçesine
göre ” Maddenin (b) bendinde, işletmeye ait binek otomobilleri ile
ilgili Katma Değer Vergisinin indirlemeyeeceği hükme bağlanmıştır. Bu
şekilde, özel otomobillerin muvazalı olarak işletmeye sokulması
suretiyle özel tüketimin teşvik edilmemesi ve vergi kaybına sebebiyet
verilmesi amaç edilmiştir.”
Gerekçeye göre şayet binek oto alımında ödenen KDV indirim konusunun
yasaklanmasının sebebi özel otomobillerin muvazalı olarak işletmeye
alınımı önlemek ise bu otoya ait giderlerinin KDV’sinin de indirimi
sözkonusu olmaması gerekir. Ancak uygulamada GVK’nın 40/5 maddesi ve
KDVK’nın 30/d maddelerine göre hareket edilmektedir. GVK’nın 40/5
maddesinde, kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dahil olan ve işte
kullanılan taşıtların giderlerinin tamamı safi kazancın tespitinde
indirilecek gider olarak dikkate alınabilmektedir. Bu giderlerin
envantere dahil veya kiralanan taşıt için yapılmasının bir önemi
bulunmamaktadır. KDVK’nın 30/d maddesinde göre Gelir ve Kurumlar Vergisi
kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler
dolayısıyla ödenen katma değer vergisi indirimi yasaklanmıştır. Bu
maddenin mevhum-i muhalefetin’den Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarına
göre Kazancın tespitinde indirimi kabul edilen giderler dolayısıyla
ödenen KDV’nin indirimi mümkün olacaktır.
Buna göre, kiralanan veya işletmeye satın alınan ve işte kullanılan
taşıtların kira giderleri ile tamir, bakım, yakıt vb. cari giderlerine
ait yüklenilen KDV, genel esaslar çerçevesinde indirilebilecektir.
E-BİNEK OTOMOBİLLERDE DEĞER ARTIRICI GİDERLER
KDV Kanunu’nun 30/b maddesine göre, binek otomobillerin satın alınma
youyla iktisabı nedeniyle ödenen KDV’nin indirim konusu yapılmadığından,
binek otomobile ait olup VUK’ un 272. maddesinde belirtilen nitelikte
bulunan değer artırıcı giderlere ait KDV’nin de indirilmesi mümkün
bulunmamaktadır. Çünkü, binek otomobillerde değer artırıcı giderlerin,
vergi hukuku açısından binek otomobilin ilk iktisabı gibi
değerlendirilmektedir. İndirimi mümkün bulunmayan bu KDV’nin maliyete
intikal ettirilmesi veya doğrudan gider yazılması mümkün bulunmaktadır.
Ancak, faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin
kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla
satın aldıkları binek otomobillerine ait yüklenilen KDV indirilmesi
mümkün olanlarda, değer artırıcı giderlere ait KDV’nin de indirim konusu
yapabileceklerdir.
III- SONUÇ : Yukarıdaki yapılan açıklamalardan anlaşılacağı üzere;
faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerin kiralanması veya
çeşitli şekillerde işletilmesi olmayan mükelleflerin satın aldıkları
binek otomobiller nedeniyle alış vesikalarında gösterilen KDV’leri ile
satın aldıkları otomobillerde değer artırıcı giderlere ait yüklenilen
KDV’leri indirim konusu yapılması mümkün değildir. Ancak; Binek otomobil
alımına ilişkin olup indirilemeyen KDV, ÖTV’ ile satın aldıkları
otomobillerde değer artırıcı giderlere ait yüklenilen KDV’lerin doğrudan
maliyete intikal ettirilebileceği gibi dilerse gider de
yazabilecektir. Bu tercih her binek otomobil için ayrı kullanılabilir.
Ayrıca kiralanan veya işletmeye satın alınan ve işte kullanılan
taşıtların kira giderleri ile tamir, bakım, yakıt vb. cari giderlerine
ait yüklenilen KDV, genel esaslar çerçevesinde indirilebilecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder